1 Haziran 2008 Pazar

Tanısak da mı Kaçsak,Tanımasak da mı Kaçsak?

  • Beytepe'nin nizamiye kapısından itibaren bitmek bilmeyen bir yokuş başlar. İşte sabahları, bu yokuşu çıkarken servis,bir kaç saat önce doğan güneşin yansımasıyla küçük bir dere karşılar tam sağınızda sizi. O zaman dersiniz ki içinizden ''iyi ki burdayım lan''.
  • Ama bu okuldan bir de dönüş vardır tabi. Saat 4,batıkent servisi... Büyük,otobüs şeklindeki batıkent 4 servisi. Havalar yeni yeni ısınmaya başlar. Ama otobüs eskidir. Klima falan nerde? Kapılar açıktır önce. Sonra da açıktır. Eskişehir yolu,İstanbul Yolu,Batıkent... O gün o lanet olası kapılar açıktı! Ankara'nın çeşitli semtlerinin tozunu yuttum,saçlarım otobüsün içinde çıkan ''hortum''da ahenkle dansederken ''uykusuz'' okuma hayallerim rüzgarla beraber uçtu gitti...
  • Portakal suyum ,double karamelli dondurmam ve metro kartım bitince içimi büyük bir hüzün hüzmesi kaplıyor sanki...
  • Bazen evden öyle büyük umutlarla çıkarım ki. Metroda müzik dinlemeye dergi okumaya karar vermişimdir mesela. Ama evden çıkar çıkmaz,hani vardı ya gereksiz tanıdık, onla karşılaşırım işte. 10dklık otobüs yolculuğumu ayırabilirim onlara. Ama otobüsten inerken nedense ''ben bişeyler alıcam'' zamanıma denk gelmişlerdir. Yani bunu yaptım evet. Ama gerçekten inip büfeden bişiler aldım, dergimi aldım. Ama sizin beni bekleyecek kadar zamanınız hiç olmadı olmayacak da... Lütfen olmasın...
  • Metroya binilir. Muhtemelen ''beni bekleyecek zamanı olmayan tanıdık'' bir önceki metroyla gitmiştir ya da uzaktan görüp başka vagona binilir. Ama bu kadarla kurtulunulmaz. Yanınıza ''laftan anlamayan bir türlü yerinde duramayan çocuk ve onun tanımadık annesi'' oturur. ''böeaaa'' diye derginize bakar. Belki günlük hayatta çok sempatik olabilirsiniz ama bu çocuğa karşı içinizde bi öfke oluşur. Çocuk abuk sabuk hareketlerle derginize çarptıkça öfkeniz nefretle kolkola girer. Ama Uğur Gürsoy'un karikatürleri sizi bunlardan kurtarabilir. Yani tanısak da mı kaçsak,tanımasak da mı kaçsak?..
  • Otobüste giderken apartman aralarından sızan güneş varya,beni başka dünyalara alıp götürüyor. Hayatımın en heyecanlı dakikalarını yaşatıyor. Apartman boyunca gölge. Böyle rahatça izle etrafı falan. Ama hayııır. Apartman bitti. Gözünüzün içine içine güneş gelir. Hayatımın en acı dakikalarını yaşatıyor bu zamanlar ise. Güneş idi apartman idi boş işler bunlar...
  • Korku filmi izleyen insanlar vardır ya. Böyle sadece korku filmi izlerler. İşte onlar çok karizmatik insanlar. Çok deli manyak insanlar. Çok baba insanlar. Onlardan bi zarar gelmez.
  • Böle kaldırımlara 10 kişi yayılarak yürüyen insanlar vardır ya. Onlarda çok g*t insanlar. Onlardan herşey beklenir. Dünyanın en bencil insanı onlar da. Babanızın kaldırımı mı derim hep içimden. Geçenlerde bi gruba dışımdan demek geldi. Dedim ya onlardan herşey beklenir. Herşeyi beklediğim için sesimi çıkarmadım. Yanlarından geçerken her zaman yaptığım gibi ''ooooffffffffff'' dedim. Onun utancı yeter onlara bi kaç ömür.